Cts. Kas 23rd, 2024

Balkan coğrafyasına göz attığımızda bize yakın birçok kültürel öğe gözümüze çarpmaktadır. Bunların en yoğun olduğu ülke ise şüphesiz Bosna’dır. Adeta bizden bir parça gibidir. Doksanlı yılların başında yıkıma uğramış, yaralarını halen sarmaya çalışan bu ülkeyi gelin yakından tanıyalım.

Bosna’nın yakın tarihi

Bosna-Hersek, 15. yüzyıldan 19. yüzyılın sonuna kadar yaklaşık 400 yıl Osmanlı egemenliğinde kalmış bir bölgedir. Dolayısıyla ortada çok yüksek bir kültür alışverişi olduğundan bahsedilebilir. Ayrıca bu durum tüm Balkan coğrafyası için geçerlidir. Balkan ülkelerinin dillerinde halen birçok Türkçe kelime geçmektedir.

Osmanlı, gerileme dönemine girip Balkan coğrafyasını kaybederken Bosna da Sırp-Hırvat-Sloven krallığının bir parçası haline gelmiştir. 2. Dünya Savaşı sonrasında ise Yugoslavya Federasyonu’na bağlı kalmıştır. 90lı yılların başlarındaki iç savaş neticesinde dağılan Yugoslavya’dan bağımsızlığını kazanarak Bosna-Hersek Cumhuriyeti haline gelmiştir. Bu bağımsızlığın büyük acılar sonucu kazanıldığı göz ardı edilemeyecek bir gerçektir.

Bosna Hersek coğrafyası

Bosna genel olarak dağlık bir coğrafyaya sahiptir. Bu dağlık arazi, Neretva ve Sava nehirleri tarafından parçalanır. Bölgeye adını veren Bosna Irmağı ise 270 km uzunluğunda olup Sava ile birleşmektedir. İklimi Anadolu coğrafyasındaki tipik karasal iklimdir. Yazları sıcak, kışları soğuk geçer.

Bosna-Hersek’te yaklaşık 4.5 milyon kişi yaşamaktadır. Ülkenin başkenti ve en büyük kenti Saraybosna’dır. Saraybosna’da yaklaşık 700.000 kişi yaşamaktadır.

Bosna-Hersek’te gezilecek yerler

Bosna-Hersek, birçok tarihi ve kültürel güzelliğe ev sahipliği yapmaktadır. Harika doğasıyla birlikte düşünüldüğünde görülmeye değer bir ülke olduğu söylenebilir. Saraybosna ve Mostar ilk akla gelen şehirlerdir.

Saraybosna, Avrupa’nın Kudüs’ü olarak adlandırılmaktadır. Bunun sebebi 3 dine de ev sahipliği yapmasıdır. İbadethaneler neredeyse yan yanadır. Bosna’da çoğunluğu, Müslüman Boşnaklar oluşturur. Azınlıkta kalanlar ise Ortodoks Sırplar ve Katolik Hırvatlardır. Saraybosna’da ilk görülmesi gereken yer Bašcaršija(Baş Çarşı)dır. İçinde birçok dükkan bulunan Baş Çarşı, tarihi yapılarıyla yaşayan bir tarihtir. Baş Çarşı’da tarihi doku iyi korunmuştur. Camiler, türbeler, hanlar, medreseler ve diğer yapılar ilk günkü gibi ayaktadır. Baş Çarşı dışında ise Latin Köprüsü bir diğer görülmesi gereken tarihi yapıdır. 1. Dünya Savaşı’nın başlangıcı kabul edilen Arşidük Franz Ferdinand’ın suikasta uğradığı köprüdür.

Mostar şehrinde ise tarihi Mostar Köprüsü yer alır. Şehre adını veren köprü, Yugoslavya iç savaşı sırasında Hırvat topçuların atışları sonucu yıkılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin girişimleri ve UNESCO’nun katkılarıyla 2004’te aslına uygun olarak restore edilmiştir.

Bir diğer görülmeyi hak eden yer ise Konjic bölgesidir. Saraybosna’nın yaklaşık 50 km dışında kalır. Kendinizi Anadolu’da hissedeceğiniz küçük ve şirin bir kasabadır.

Bosna’ya nasıl gidilir ?

Bosna-Hersek, Türk vatandaşları tarafından vizesiz ziyaret edilebilmektedir. Bosna’ya hava ve karayolları ile ulaşılabilir. Tren ile yaklaşık 20 saat sürmekte ve aktarmalı gidilmektedir. Aktarmalı seferler ile Zagreb veya Belgrad üzerinden Bosna’ya ulaşılır. Karayolu ile Bulgaristan üzerinden erişilebilir. Bunun için sınırdan transit vize alınmalıdır.

Kaynak : http://www.milliyet.com.tr/bosna-tarihi-ve-kulturel-gundem-2659274/

Related Post

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir