Hollanda Parlamentosu, 1915 olayları ile ilgilli Ermeni iddialarını “soykırım” olarak tanıdı. Boşnaklar da karara tepki gösterdi.
Boşnaklar, “Hollanda Parlamentosunu “Sözde Ermeni Soykırımı”nı tanıma kararı alarak tarihi bir rezalete imza atmıştır. Soykırım gibi ciddi bir iddiayı ispat etmesi, belgelemesi ve akabinde hüküm altına alması gereken organ yargıdır.
Görevi “yasa yapma” olan parlamentonun “Soykırımı tanıma” kararı vermesi ve bunun da hiçbir somut gerekçeye dayandırılmaması akıllara durgunluk vermektedir. Soykırım iddiası ancak ve ancak tarihi belgeler, devlet arşivleri, akademik araştırmalar gibi somut deliller öne sürülerek tarihçiler, akademistenler, hukukçular ve bu alanda çalışan uzmanlar tarafından tespit edilebilecek bir olgudur. Bu bağlamda Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Ermeni makamlarına seslenerek devlet arşivlerinin açılmasını ve hem Türk hem de Ermeni tarihçilerin bu kapsamda ortak çalışma yapmasını teklif etmişken, Ermeni yetkiler bunu reddetmiş, adeta gerçeklerin ortaya çıkmasından çekinmişlerdir.
Devlet Bakanımızın ve Büyükelçimizin Rotterdam’da yolunun kesilmesi ile başlayan bu faşizan tutum, geçtiğimiz günlerde Ankara Büyükelçisinin çekilmesi ile devam etmiş, bugün de sözde Ermeni soykırımını tanıma ile son noktaya ulaşmıştır. Bilinmelidir ki bu tanıma, bir gerçeğin ortaya konulması değil, ülkemize gösterilen düşmanlığın dışa vurumudur. Hollanda, soykırım konusunda hassasiyet taşıyan, insan haklarına saygı gösteren bir ülke hiçbir zaman olmamıştır. Uzun yıllar ülkemiz aleyhinde çalışan terör örgütlerine hoşgörü ve sempati ile yaklaşan bu ülke, terör mağduru binlerce şehidimiz konusunda asla hassasiyet göstermemiştir. Halen YPG saflarında savaşan Hollanda vatandaşları da günümüzde bunun göstergesidir.
Hollanda, eğer tarihte gerçek bir soykırımı dile getirmek istiyorsa, kendi yakın tarihine bakmalıdır. Bosnadaki Sırp-Hollanda soykırım işbirliğini itiraf etmekle başlamalıdır. Srebrenica’da Sırp Kasabı Ratko Mladiç ile Hollandalı komutan Ton Karremans’ın kadeh tokuşturarak yaptıkları işbirliği akıllardan çıkmamaktadır. Hollanda askerlerinin binlerce masum Boşnağa “Yaşam Güvencesi” verip, Sırp kasapların eline silahsız ve savunmasız teslim ettiğini, bununda Hollanda’nın soykırıma iştirak olduğunu itiraf etmelidir. Yüz yıl öncesinde sözde soykırımları tanıma gayretinde olanlar, kendi yakın tarihlerini görme konusunda adeta üç maymunu oynamaktadır. Unutulmamalıdır ki Osmanlı Devleti hakimiyeti altında Yunan, Sırp, Bulgar, Romen, Ermeni, Yahudi, onlarca gayrimüslim azınlık, yüzlerce yıl milli benliklerini ve dinlerini yaşayabilmiştir. Asimile olmamaları, dinlerini ve adetlerini koruyabilmeleri, Türklerin tarihte de soykırım suçunun tarihte hiçbir zaman işlemediğinin en net delilidir. Bu kapsamda da Fatih Sultan Mehmet’in Fermannamesi, tarihteki ilk insan hakları bildirgesidir. Yüzlerce yıl öncesinde sözde soykırımlar arayanlara sözümüz şudur. Tarihte soykırım arayanların Srebrenitsa’daki annelerinin ağıtlarını dinlemeleri yeterli olacaktır.” İfadelerine yer verdi.
Kaynak : http://www.hilalhaber.com/bonaklardanhollandannkararnatepki_d64804.html
